AİHM Rusya ve Gürcistan’ı Mahkum Etti
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi tarafından bugün kararı açıklanan 6 ayrı dosyada, iki Çeçen mültecinin yasadışı tutuklanması nedeniyle Gürcistan’ı 1100 Euro; Mart 2002 ve Temmuz 2004 tarihleri arasında 8 Çeçen sivilin Rus işgal güçleri tarafından kaçırılması nedeniyle de Rusya’yı 550 bin Euro tazminat ödemeye mahkum etti.
Mahkeme tarafından yayınlanan basın bildirisinde, 39804/04 dosya numarasıyla takip edilen Baisuev ve Anzorov ile Gürcistan arasındaki davada Gürcistan’ın mahkeme masrafları dahil 1100 Euro ödemesine karar verildiği belirtildi. Dosya kayıtlarına göre, Gürcistan polisi 7 Aralık 2002 tarihinde Çeçen mültecilere yönelik geniş çaplı bir operasyon düzenledi. Bu operasyon sırasında 1980 doğumlu Adam Baisuev ve 1979 doğumlu Rustam Anzorov yasadışı biçimde gözaltına alınarak, 3 saat boyunca tutuldu. Mahkeme, Gürcistan’ın Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 5.maddesi’ni (Özgürlük ve Güvenlik Hakkı) ihlal ettiğine kanaat getirdi ve her iki davacıya 500’er Euro manevi tazminat ödemesine hükmetti.
Kararı açıklanan 8 diğer dosyada ise Rusya Federasyonu, yakınları kaçırılan davacı Çeçen ailelere toplamda yaklaşık 550 bin Euro maddi ve manevi tazminat ödemeye mahkum edildi.
2944/06 dosya numarasıyla takip edilen Satsita Aslakhanova ile Rusya arasındaki davanın mahkeme kayıtlarına göre, 10 Mart 2002 tarihinde saat sabah 10.00 sularında bir grup maskeli Rus askeri, başkent Grozny’deki Dzerzhinskogo Caddesi’nde bir temizlik operasyonu gerçekleştirdi. Davacının kocası Apti Avtayev’de bu mahalde işte bulunuyordu. Rus askerler diğer sivillerle birlikte Apti Avtayev’i de geldikleri zırhlı personel taşıyıcılardan birisine bindirerek bilinmeyen bir yöne doğru uzaklaştı. Yakınları bu tarihten itibaren Apti’den haber alamadı.
8300/07 dosya numarasıyla takip edilen Barşova ve Diğerleri ile Rusya arasındaki davanın mahkeme kayıtlarına göre, Rus askerleri 23 Ekim 2002 tarihinde gece saat 02.00 sularında davacının Grozny’deki evine girdi. Evde yaptıkları arama sırasında Anzor ve Sulumbek Barşov kardeşleri dövdüler. Başlarına plastik torba geçirip ağızlarını bantladıkları iki kardeşi, iç çamaşırlı ve yalınayak halde yürüterek Sunja Nehri üzerinde bulunan ve evlerinden 700 metre ilerideki bir köprüden geçirdiler. Akrabaları çamurlar üzerindeki asker botları ve çıplak ayak izlerini takip ederek köprünün çıkışına kadar ilerledi. Köprü başındaki askerler iki kardeşin FSB ajanları tarafından götürüldüğünü söyledi. Yakınları bir daha onlardan haber alamadı.
42509/10 dosya numarasıyla takip edilen Akhmed Şidayev ve Belkıs Şidayeva ile Rusya arasındaki davanın mahkeme kayıtlarına göre, 23 Ekim 2002 tarihinde gece saat 02.30 sularında davacının Grozny’deki evine giren Rus askerleri baba Abuyazid Şidayev ile oğlu Akhmed Şidayev’i gözlerini kapatarak bir askeri üsse götürdüler. Akhmed Şidayev, 30 Ekim 2002 tarihinde Grozny yakınlarındaki bir ormanda serbest bırakıldı. Ama Abuyazid Şidayev’den halen herhangi bir haber alabilmiş değilller. Akrabaları Akhmed’in serbest bırakıldığında vücudunda ve başında çok sayıda çürük, bacaklarının iç tarafında çeşitli yaralar ve testislerinde şişlikler olduğunu ifade etti. Akhmed mahkemeye sunduğu ifadesinde babası ile tutulduğu yerde Barşov kardeşlerin de olduğunu belirtti. Bu nedenle mahkeme kararında Şidayevleri kaçıranların Barşov kardeşleri kaçıran Rus askerleri ile aynı gruptan olabileceği vurgulandı.
50184/07 dosya numarasıyla takip edilen Malika Amkhadova ve diğerleri ile Rusya arasındaki davanın mahkeme kayıtlarına göre, maskeli Rus askerler 1 Temmuz 2004 tarihinde sabah saat 7.00 sularında davacının Grozny’deki evine girdi. Evde arama yaptıkları sırada kimlik kontrolü yaptılar ve ev sakinlerini dövdüler. Ayub Temersultanov’un başına plastik bir torba geçirerek evden çıkarttılar. Dışarıda aynı şekildeki iki diğer Çeçen siville birlikte bir zırhlı araca bindirildiler ve bilinmeyen bir yöne doğru götürüldüler. Bu iki sivil aynı gün içerisinde Grozny girişindeki Khankala Rus askeri üssünden serbest bırakıldı ama yakınları Ayub’tan bir daha haber alamadı.
332/08 dosya numarasıyla takip edilen ve Sagaipova ve diğerleri ile Rusya arasındaki davanın mahkeme kayıtlarına göre, maskeli Rus askerleri 22 Şubat 2003 tarihinde Grozny bölgesindeki Doçu-Borzoy yerleşim bölgesindeki üç eve baskın düzenledi. Evlerdeki aramaları sırasında Ayub Nalbiyev, Badrudin Abazov, Ramzan Tepsayev ve davacılardan bazılarını dövdü. Ayub Nalbiyev, Badrudin Abazov ve Ramzan Tepsayev’in başlarını üzerlerindeki fanilalarla kapatan Rus askerleri, bu üç sivili geldikleri zırhlı araçlara bindirerek bilinmeyen bir yöne doğru uzaklaştı. Kaçırılan her üç sivilde iç çamaşırlı ve yalın ayak vaziyetteydi. Akrabaları yakınlarından bir daha haber alamadı.
Rusya Federasyonu, mahkemeye sunduğu savunmasında davacılar tarafından sunulan argümanlara genel olarak karşı çıkmadı, ancak davacıların yakınlarının Rus askerler tarafından kaçırıldığına dair delil bulunmadığını ve ayrıca tüm olayların halen araştırma safhasında olduğunu iddia etti.
AİHM, tanık beyanları ve mahkemeye sunulan belgeler ışığında yaptığı incelemeler neticesinde, Rusya Federasyonu’nun Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 2. (Yaşam Hakkı), 3. (İşkence Yasağı), 5. (Özgürlük ve Güvenlik Hakkı) ve 13.maddelerini (Etkin Hukuki Yol) ihlal ettiğine kanaat getirdi. Mahkeme davacıların yakınlarına mahkeme giderleri dahil yaklaşık 550 bin Euro tazminat ödemesine hükmetti.
Öte yandan, mahkeme kararında bugüne kadar 1999 yılından bu yana gerçekleşen kaçırma ve ortadan kaybolma konulu 120 davada Rusya’yı mahkum ettiğine dikkat çekerek, durumun Rusya’nın bu ve benzeri suçları sistematik bir biçimde araştırmak imtina ettiğini gösterdiğini vurguladı. Mahkeme, 46.madde çerçevesinde Rusya’ya alması gereken tedbirler hakkında da iki temel tavsiyede bulundu. Bu tavsiyelerde, Rusya Federasyonu’nun cezai süreçteki eksikleri gidermenin bir yolunu bulması istenildi. Özellikle, bölgedeki kayıp kişilerle ilgilenecek özel bir yapı oluşturulmasının gerekliliği ve bu yapının konuyla ilgili her türlü bilgi ve belgeye sınırsız erişim yetkisi verilmesinin önemi belirtildi. Ayrıca, etkin soruşturma için de çeşitli adımlar atılması talep edildi. Mahkemenin, Çeçen davacıları etkileyecek en önemli kararı ise tavsiyeler doğrultusunda Rusya tarafından hazırlanılacak yol haritasının bekletilmeksizin Bakanlar Kurulu’na sunulmasını istemesi ve bu süre içerisinde benzer konulu davaları karara bağlamadan bekleteceğini açıklaması oldu.
©Waynakh Online
YASAL UYARI
Sitede yer alan materyallerin tüm hakları Waynakh Online’a aittir. Bu materyaller (haberden/makaleden/tercüme eserden sadece alıntı yapılsa dahi) ancak kaynak gösterilerek ve aktif link verilerek kullanılabilir.
Bir yanıt bırakın!