Arşiv Belgeleri

Tozlanmış raflardaki Arşiv Belgeleri…

Çeçen Kültürü

Çeçen Dili ve Folkloru, Halk Dansları, Efsaneler, Öykü ve Masallar ile çeşitli kültürel bilgiler…

Çeviriler – Makaleler

Çeşitli Çeviri ve Makaleler…

Röportajlar

Ekibimizce Yapılmış Çeşitli Röportajlar…

Şarkı Sözleri

Sevdiğiniz Çeçence şarkıların sözlerine buradan ulaşabilir, dinleyebilir ve indirebilirsiniz.

Ana Sayfa » Röportajlar

Çeçenya’ daki Rus Filtrasyon Kampı Esiri Anlatıyor

Bu yazı 4 Aralık 2008 Perşembe  tarihinde yazıldı. Şimdiye kadar 5.644 defa okundu.. Yorum Yok
Çeçenya’ daki Rus Filtrasyon Kampı Esiri Anlatıyor

Çeçen Cumhuriyeti İchkeria Hükümeti İsveç Temsilcisi, gazeteci Mayrbek Taramov’ un, Çeçenya’ daki Rus filtrasyon kamplarındaki modern Rus cellatların kanlı ellerinden kurtulmayı başaran Imran Hamidov ile 2001 yılında yaptığı söyleşiyi sizlerle paylaşıyoruz.

Mayrbek Taramov: İmran, olayların en başından başlayarak filtrasyon kampına nasıl düştüğünü anlatır mısın?

Imran Hamidov: Argun kentinde, beş katlı bir binanın dördüncü katındaki dairede yaşıyordum. 24 Mart 2001 tarihinde, sabah saat 6 sularında, apartman dış kapısındaki maskeli ve silahlı adamları gördüm. Çok geçmeden benim dairemin kapısı kırıldı ve içeri girdiler. Dışarı çıkmalarını istedim ve onlara karşı direnmeye çalıştım ama çoktan ellerimi arkamdan yakalamış, kelepçeyi de takmışlardı. Israrla benden sakladığım silahların nerde olduğunu söylememi istiyorlardı. Onlara silahım olmadığını, hatta bugüne kadar bir tane bile silahım olmadığını anlatmaya çalıştım. Hasta olan annem de benimle aynı apartman dairesinde yaşıyordu, onlara benim ne bir silahım olduğunu ne de bir militan olmadığı söyledi. Ama onlar kimseyi dinlemiyorlardı. Silahları bulmak için evin altını üstüne getirdiler. Sonuçta hiçbirşey bulamadılar tabii. Buna rağmen, maskeli kişiler bana yasadışı örgüte katılmış olmaktan dolayı tutuklandığımı ve onlarla birlikte binayı terk etmem gerektiğini emretti. Hasta annem, onlara benim masum olduğunu anlatma çabası içerisindeydi halen, onu dinlemedikleri gibi kafasından iterek duvara çarptılar. Annem yere yığılıp kaldı. Beni alıp götürdüler.

Bu olaydan önce de, birkaç kez evimizin etrafının Rus özel birliklerince kuşatıldığını, APCleri, BTRleri görmüştüm. Bir iki kez de Rus askerler tarafından nedensiz dövülmüştüm.

M.T.: Imran, doğruyu söyle, savaşın bir parçası oldun mu olmadın mı?

I.Hamidov: Evet, ilk savaşta, zaman zaman her Çeçen gibi ben de Ruslara karşı verilen özgürlük mücadelenin bir parçası oldum. Ama, ikinci savaşa hiçbir şekilde katılımım olmadı. İlk savaşa iştirak ettiğimi de çok az insan biliyordu.

O gün bana tutuklama nedeni olarak açıklananların hiçbirisi doğru değildi. İkinci savaş başlamadan önce, ben ekmeğimi kazanmaya, aileme ve hasta anneme bakmaya çalışmakla meşguldum. İkinci savaş başlayınca da burnumu hiç sokmadım, çünkü bakmak zorunda olduğum hasta bir annem vardı.

M.T.: Peki seni de mi Chernekozovo Filtrasyon Kampı’ na götürdüler?

I.Hamidov: Hayır, şimdi sistemlerini değiştirmişler. Sizi önce bölge geçici gözaltı merkezine götürüyorlar. Orada bir yandan size işkence ediyorlar, bir yandan da  ağzınızdan zorla çıkarttıkları cümlelerle sözde soruşturmalarını yürütüyorlar. Argun’ da bir savcılık ofisleri var. İfademi almak için beni oraya götürdüler. Koridorda beklerken her geçen askerden dayak yedim. Savcının bana ne sorduğunu, benim de ne anlattığımı tam olarak hatırlamıyorum. Beni daha sonra soğuk suyun altına soktular ve oradan alınarak bir hücreye kapatıldım. Diğer hücrelerdekilerin de hepsi Çeçenlerdi. Günde bir ya da iki kez çeşitli sorular sormak için bizi hücremizden çıkarırlardı. Başlangıçta soruşturma subayları, bizlere hakaret ve tecavüz edip, bizleri küçük düşürmeye çalışıyordu. Rusların Çeçenler karşısında aldıkları mağlubiyetlerin ardından bizleri önce dövmeye başladılar. Sonra da ilginç teknikler kullandıkları işkencelerine başladılar. Bu işkenceler içerisinde beni en çok zorlayan bir elektrik düzeneğinden uygulanandı. Kalem gibi kulpu olan bir makinaları vardı. Bu makinanın tellerini ellerinize, ayaklarınıza, kulaklarınıza ve vücudunuzun hemen her yerine almak istedikleri cevabı verene kadar değdiriyorlar. İstedikleri cevabı vermezseniz, kalemi biraz daha çeviriyorlar ve vücudunuza gelen elektriği arttıyorlar.

M.T.: Peki senden istedikleri neydi?

I.Hamidov: Onlar tek bir şey istiyorlardı. İllegal Çeçen gruplarından birisinin üyesi olduğumu kabul etmem ve kimi eylemleri gerçekleştirdiğimi itiraf etmem. Ben buna karşı çıktıkça onlarda modern Rus cellatlarının teçhizat deposundan yeni aletler çıkarıp getiriyor ve üzerimde uyguluyorlardı. El ve bacaklarımdan asıldım, mavi betonlara çarpılarak dövüldüm, elektrik uygulandı, kafama plastik paketler geçirdiler ve daha pek çok şeye maruz kaldım.

M.T.: Argun’ daki Geçici Bölge Gözaltı Merkezi’ nde ne kadar kaldığını hatırlıyor musun, sonra ne oldu?

I.Hamidov: Argun’ da iki ay kadar kaldım sanırım. Oradan Chernokozovo’ ya götürüldüm. Chernokozovo artık bir örnek hapishane. Şimdi Chernokozovo’ da bu tür deneylere maruz kalmıyorsunuz. Çünkü, Chernekozovo, insan hakları savunucularının, uzmanların ziyaretine açık örnek bir hapishane. Ancak, Chernekozovo’ nun bu hale gelmiş olması, sizin işkenceye maruz kalmayacağınız anlamına gelmiyor tabii ki. Mesela, ben birkaç kez, geçici bölge gözaltı merkezine götürülerek işkence gördüm. İşkenceden sonra beni geri getirip hücreme kapattılar. Bu uygulamayla tüm mahkumlar karşılaşıyor.

Eğer Avrupa Konseyi’ nden, Birleşmiş Milletler’ den, insan hakları ve gazetecilerden hapishaneye ziyaretçilerimiz olacaksa, hapishane yöneticisi onlardan önce gelir ve hepimize çenemizi sıkı tutmamızı tembihler. Eğer olur da birileri birşeyler söyleme hatasında bulunursa çok kötü dövülür. Bu işlem için özellikle Chernokozovo’ da genellikle gece olması beklenilir. Burada dövülen konuşma suçunu işlemiş Çeçenler daha sonra geçici bölge gözaltı merkezine geri dönmemek üzere götürülürler.

M.T.: Geri dönmemek üzere götürülmekle neyi kastediyorsun?

I.Hamidov: Bunun anlamı, mahkum artık işkenceye müsait değildir, ölmüştür ya da halen cezasını çekmeye devam ediyordur. Geçici bölge gözaltı merkezlerinin bulunduğu yerlerde, traktörler vurularak veya işkence edilerek öldürülen Çeçenleri gömmek için büyük mezarlar kazıyor. Hergün işkenceden, dayaktan üç ya da dört Çeçen bu geçici gözaltı merkezlerinde yaşamını yitiriyor. Ben bu mezarlardan öğütme fabrikasındaki toplu mezarlığı biliyorum. Eğer imkanın varsa, bu bilgiyi herkese ulaştır lütfen.

Bu geçici gözaltı merkezleri, Çeçenya’ nın her bölgesinde var. Her bölgede her gün üç-dört kişi öldüğünü düşündüğümüzde ortalama 50 kişi yapıyor. Bu ölenler ise, otuz yaşın altındaki genç Çeçenlerden kaçırılanlardır. Gözaltına alınanlardan ailesi varlıklı olanlar ya da para bulabilenler şanslı olanlar. Ama, eğer aileniz sizin için para bulamıyorsa sizi yavaş ve korkunç bir süreç sonunda ölüm bekliyordur. Kimi Çeçenlerin bir yıldan daha uzun süre bu duruma katlanmak zorunda kaldığını, bu filtrasyon kamplarında pek çok Çeçen’ in öldürüldüğünü ya da sakat bırakıldığını biliyorum.

Ben hala hayattaysam, ailemin satın aldığı şansa borçluyum. Ailemin benim için kaç kişiye ne kadar para ödediğini bilmiyorum. Sadece evimi borçlandığım söyleniyor. Bu ödemeler sayesinde, ben mahkeme salonunda konuştuktan sonra serbest bırakıldım.

M.T.: Nasıl? Çeçenya’ da mahkeme mi var?

I.Hamidov: Verdiğim bilgi Rusların mahkemeleri için, bilmiyorum ama birkaç mahkeme var, eğer onları mahkeme olarak adlandırabilirsek. Getirildiğim Chernokozovo Mahkemesi’ si tutuklanmama karar vermişti. Ben de Shali Bölge Mahkemesi’ ni denedim. Argun kenti, Çeçenya’ nın Shali kentindeki Çeçen Yargı çevresine dahil çünkü. Bugün, Çeçenya’ da şöyle bir sistem var: eğer akrabaların senin koşullarına uygun ödemeyi yaparsa sen de kurtulabilirsin. Ödeme miktarı seni tutuklama nedenine göre değişiklik gösteriyor, bazen ağır bazen hafif oluyor. Ama akrabaların ödeme yapamazsa ya da gereken miktarı temin edemezse, bu çarkın içinde kalmaya devam edersin. Kısacası, özgürlüğün ölçüsü paradır. Paran yoksa, özgürlükte yoktur.

Rusların Çeçenya’ yı para kazanma konusunda yeni bir yol olarak gördükleri için, buraya geldiklerini düşünüyorum. Rus otoriteleri de astlarına burada her türlü hukuk dışı uygulama için müsamaha gösteriyorlar. Bu durum da Rus askerleri ve kukla Çeçen hükümeti tarafından kullanılıyor. Çeçenya’ da hiçbir kural yok ve kimse ne olacağını bilemiyor. Çeçenya, gerçekten bir soykırımın merkezi halinde.

Ben de bu gerçekleri yaşadığım süreçden sonra mahkeme salonundan serbest bırakıldım. Kendimi bu yüzden çok şanslı olarak tarif edebilirim. Çeçenya’ da kalmamın benim açımdan tehlikeli olması yüzünden de akrabalarımın yardımı ile Çeçenya’ dan ayrıldım.

M.T.: Sınırdan geçerken bir zorlukla karşılaşmadın mı?

I.Hamidov: Eğer ortada para varsa, tüm problemlerin çözülür. Hepsi için gerekli ödemeleri yaptım.

M.T.: Imran, sana göre Ruslar Çeçenya’ da ne yapıyor?

I.Hamidov: Bence, Ruslar Çeçenya’ ya halkımızı ortadan kaldırmak için geldi. Rus cellatlar filtrasyon kamplarında bizlere açıkca, “Çeçenler, sizin en sonuncunuza kadar ortadan kaldırmak için geldik! Bu bizim vazifemiz ve buna uymamız gerekiyor. Sizler dünyaya gelmemeliydiniz!” diyordu. Onlar, Putin’ in teslim ettiği görevi yerine getiriyorlar. Bunu Rusların acımazsızlığı ya da onların fikirleri olarak düşünmemek gerekiyor, bu Rus hükümetinin ve Putin’ in kişisel görevidir.

Geçtiğimiz günlerde, Çeçenya’ daki kural tanımazlığa 14-16 yaşındaki genç kızların bilinmeyen yerlere kaçırılması da eklendi. Bulunan cesetlerde, tecavüz ve işkencenin izlerine rastlanmakta. Bunlar, Çeçen halkı üzerinde uygulanan kitle yıldırma hareketlerinden, soykırımdan başka birşey değil.

Bu röportaj Çeçen gazeteci Mayrbek Taramov tarafından 10.09.2001 tarihinde Çeçenya’ daki filtrasyon kamplarından birisinden kurtulmayı başaran bir Çeçen ile yapılmıştır. Imran Hamidov ismi doğru olmayıp, güvenlik gerekçesi ile bu isim kullanılmıştır.



Bir yanıt bırakın!

Aşağıya bir yorum ekleyin veya kendi sitenizden trackback yapın. İsterseniz RSS ile de yorumları takip edebilirsiniz.

Yorum yazmadan önce lütfen kuralları okuyunuz...

500 karakter kaldı.

Yorum yaparken kullanabileceğiniz etiketler:
<a href="" title=""> <abbr title=""> <acronym title=""> <b> <blockquote cite=""> <cite> <code> <del datetime=""> <em> <i> <q cite=""> <s> <strike> <strong>

Bu sitede Gravatar kullanabilirsiniz. Ayrıntılı bilgi ve üyelik için Gravatar sitesini ziyaret ediniz.