İnguş Pliyeva Köyü Sakinleri Kaçırılmaları Protesto Etmek İçin Yol Kesti
İnguşetya’nın Pliyeva Köyü’nden yaklaşık 100 kişi, köylüleri 33 yaşındaki Mikail Pliyev’in 5 Mart günü hamile eşiyle birlikte doktora giderken polis ünformalı kişilerce kaçırılmasını protesto etmek amacıyla dün bir karayolunu trafiğe kapattı.
Mikail’in kuzeni Mansur Pliyev telefonda, “Saat 12 sularında akrabalarımız ve köyümüzden dostlarımızla toplanarak Nazran-Sleptsovsk istikametindeki otoyolu trafiğe kapattık. İnsanlar akrabalarının ve arkadaşlarının arkalarında hiç bir bırakmadan kaybolduğu bu hukuksuzluktan yoruldu. Yetkililer buna bir son vermeli. Bu yıl içerisinde ailemizin üç üyesi kaçırıldı: erkek kardeşim, yakın bir akrabamız ve son olarak ta kuzenim Mikail…” dedi.
Mikail Pliyev’in bir arkadaşı ise, “Mikail hakkında hiçbir suçlama yoktu. Barışçıl sıradan bir işadamıydı. Beş çocuğu ve hamile bir eşi var. Basit bir cevap istiyoruz: Nerede o?” dedi.
Kaçırılan Mikail Pliyev’in eşi Makka Pliyeva, “Hamile olduğum için muayeneye Pyatigorsk’ya gittik. Kocam arabadan çıktı ve onu bir daha göremedim” dedi. Ancak görgü tanıkları Mikail’in polis üniformalı kişilerce zorla bir arabaya bindirildiğini bildirdi.
Muhalif lider Magomed Khazbiev’de Pliyeva köylülerinin çağrısı üzerine gösteriye katıldı. Khazbiev gazetecilere İnguşetya İçişleri Bakanı İssa Gireev’in olay yerinde olduğunu ve polis kuvvetini bizzat idare ettiğini aktardı. Gireev’in “göstericileri dövün ve dağıtın” emrinden sonra OMON özel polisinin spontane oluşan gösteriyi dağıtmaya çalıştı ancak insanlar direndiler. Polisle yaşanan kavgaya rağmen insanlar dağılmadı. Polisler de bazı göstericileri sürükleyerek zırhlı araçlarına götürdü. Onlarca gösterici tutuklandı ve Nazran’daki Polis Merkezi’ne götürüldü.
Son gelen haberlere göre, protesto gösterisi bugün de devam etti.
Öte yandan, The New York Times gazetesi 2-3 Mart tarihlerinde İnguşetya’nın Ekazhevo Köyü’nde Rus askerlerinin gerçekleştirdiği vahşi katliam hakkında dün bir haber yayınladı: Salı günü Ekazhevo’da 6 sivilin öldürülmesi ve onlarca kişinin de tutuklanmasıyla sonuçlanan özel operasyon hakkında yerel sakinler federal güçlerin son yıllarda gerçekleştirdiği en kuvvetli saldırı olduğunu söyledi. Bu köy Çeçen savaşçı Şamil Basayev’in 2006 yılında öldürüldüğü köy olarak biliniyor.
İnsan Hakları Merkezi Memorial için başkent Nazran’da çalışan Timur Aliyev, yerleşim alanının yoğun nüfuslu merkezler arasına yer aldığını belirtiyor. Bay Aliyev, 25 bin nüfuslu bu köyün Salı sabahı saat 5.00 sularında federal güçler tarafından ablukaya alınması, bunun sıradan bir baskın olmadığını net bir şekilde gözler önüne seriyor diyor. Çarşamba günü cesetler Nazran’a götürüldü, başka bir olağandışı önlem olarak morg sıkı bir denetim altındaydı. Müslüman gelenekleri cesetlerin hemen defnedilmesini öngörmesine rağmen, Cuma günü öğleden sonra cenazeler halen ailelerine teslim edilmemişti.
Ekazhevo Köyü’nde yaşayan 24 yaşındaki Avukat Belan Kartoyev, Salı günü topçu atışları nedeniyle camlar bile kırılırken federal güçlerin ailelerin evlerinden çıkmalarına izin vermediğini söylüyor. Aynı gün akşam saatlerinde federal güçler kadınların ve çocukların köyü terk etmesine müsaade etti ancak söylediğine göre Cuma günü öğleden sonra bile Federal Takviye Birlikleri ile dolu kamyonlar köye gelmeye devam ediyordu ve komşular evlerinin askerler tarafından yağmalandığını aktardı.
Beslan, “Yerel halk umutsuzluk içerisinde. Kime başvuracaklarını bilmiyorlar. Yaşamları ve sağlıkları konusunda endişeleri var ama bunları dile getirmeye korkuyorlar” diyor.
Tweet
Bir yanıt bırakın!