Çeçen Kadınlardan Grozny’de Protesto Gösterisi
Yerel kaynaklar yaklaşık 200 kadar cesur Çeçen kadının, 1995 yılından bu yana Rus işgali altındaki Çeçen Cumhuriyeti İçkerya’da kaçırılan ya da ortadan kaybolan yakınları için başkent Grozny’de bir protesto gösterisi düzenlediğini duyurdu.
Protesto gösterisi, yerel sivil toplum örgütü “Çeçenya’nın Anneleri” tarafından organize edildi. Gösteri 25 Kasım tarihi için planlandıysa da Rus destekli rejimin izin vermeyi geciktirmesi nedeniyle ancak 29 Kasım günü gerçekleştirilebildi.
“Çeçenya’nın Anneleri” organizasyonunun başkanı Madina Magomadova, Rus yetkililerin savaşın bittiğini iddia etmelerine rağmen halen çözüme kavuşturulmayan bir konuyu gündeme taşımayı amaçlayarak bu protesto gösterisi düzenlediklerini belirtti. Magomadova, “Kayıp insanlar! Nerede olduklarını ya da onlardan geriye birşey kalıp kalmadığını bilmiyoruz. Gösterimizde sloganlar atmıyoruz ya da posterler taşımıyoruz. Ellerimizdeki tek şey fotoğraflar. Bu fotoğraflar 1995 yılından bu yana kayıp olan kardeşlerimize, babalarımıza ve eşlerimize ait. Sanırım bu fotoğraflar konuyu yeterli biçimde özetliyor” ifadelerini kullandı.
Madina Magomadova’nın kendisi de kayıp yakınını arayan mağdurlardan birisi. Küçük erkek kardeşi Şams, Ocak 1995’ten bu yana kayıp. Magomadova kardeşinin nasıl kaçırıldığını şöyle anlatıyor: “Küçük erkek kardeşim Şams ve büyük erkek kardeşim Movla, Ocak 1995’te yoğun Rus bombardımanı altında olan ve silahlı çatışmaların yaşandığı Grozny’den çıkmaya çalışıyordu. Berezki bölgesi yakınlarında arabadan inmek ve yürüyerek devam etmek zorunda kaldılar. Ama Rus keskin nişancılar Movla’yı vurarak öldürdü, Şams’ı da bacağından yaraladı. Daha sonra Rus askerler Şams’ı alarak bilinmeyen bir yöne doğru götürdü. Kardeşim Şams’a ne olduğunu bilmiyoruz. O günden bu yana ondan herhangi bir haber alamadık. Onu bulmaya çalıştım. Hatta bir keresinde bazı Rus askerler kimlik kontrolünden sonra serbest bırakıldığını bile söyledi ama yine de onu bulamadık. Bir kız çocuğu babasız büyüyor. Annem, iki oğlunu birden kaybetmenin acına daha fazla dayanamadı ve aramızdan ayrıldı”.
Grozny şehir merkezindeki protesto gösterisine katılan kadınların arasında, yakınlarını 2000 yılında kaybeden ve hikayelerini paylaşmak isteyen iki kadın daha vardı.
47 yaşındaki Markha Yasueva, “Kocam Magomed ve erkek kardeşi Said-Salam 2000 yılından bu yana kayıp. Biz aslında Duba-Yurt Köyü’nde ikamet ediyorduk ama ikinci Rus-Çeçen Savaşı’nın başlamasıyla köyümüz Ruslar tarafından ağır biçimde bombalanmaya başlandı. Biz de akrabalarımızın yaşadığı Ulus-Kert’e gitmek zorunda kaldık. Bir süre sonra bize geri dönebileceğimiz söylendi. 6 Mart 2000 tarihinde, Duba-Yurtlu kadınlar, çocuklar ve yaşlılar da dahil olmak üzere bir grup olarak yola çıktık. Ama 276. Rus Alayı’na ait bir kontrol noktasında durdurulduk. Rus askerler gruptan 11 erkeği aldı, içlerinde benim kocam ve kardeşi de vardı. Onları geri almaya çalıştık ama bize köyümüzden tüm erkeklerin kimlik kontrolü ardından serbest bırakıldığı söylendi. O zamandan bu yana yakınlarımın akıbetleri konusunda hiçbir şey öğrenemedik” diye hikayesini nakletti.
58 yaşındaki Taus Akhmadova’da erkek kardeşini aynı gün aynı Rus kontrol noktasında kaybetmiş. “Magomed 52 yaşındaydı. Beynindeki tümör nedeniyle çok hastaydı ve zorlukla yürüyordu. Rus askerleri erkekleri toplama başladığında onu da aldılar, güçlükle diğerlerine tutunarak gitti. O gün alındılar ve bir daha onları kimse görmedi” diye aktarıyor Taus o gün olanları.
Kısa bir süre öncesine kadar kardeşinin başına ne geldiğinden haberi yokmuş ama geçtiğimiz yaz bir arkadaşının kendisini evine çağırmasıyla herşey değişmiş. “Taisa Makave adlı arkadaşım bir video görüntüsünü izlemem için beni evine davet etti. Söylediğine göre kuzeni internette Ulus-Kert adlı bir video bulmuştu. Ben de Ulus-Kert’ten tanıdık simaları görebileceğimi düşünürek videoyı seyretmek istedim. Kendi kardeşimi görmeyi asla düşünmemiştim. Video görüntülerinde Rus askerleri çok sayıda cesedi bir çukura dolduruyor ve etrafında yürüyorlardı. Bir çoğunun yüzü seçilebiliyordu. Hemen kardeşimi tanıdım. Rahatsızlığı yüzünden çok fazla ömrü kalmadığını biliyorduk ama ölümü doğal yollardan olmadı, Rus askerler onu öldürdü. Böylesi bir ölümü hak edecek ne yapmıştı?” diyor Taus Akhmadova.
“Mart 2000’den bu yana neredeyse 13 yıl oluyor. Sadece çok azı sevdiklerinin halen hayatta olduğuna inanmak istiyor. Öldürülen yakınlarının bir çukura doldurulduğunu görenler sadece iki basit şey talep ediyor: Müslüman adetlerine göre onları gömebilmek için toplu mezarın nerede olduğunu öğrenmek ve sorumluların cezalandırılması, yani adalet!” diyor Madina Magomadova.
Çeçen kadınlar, pek çok kurbanın yüzünün görülebildiği video görüntülerinden bir kopya aldıklarını söylüyorlar. Yakınlarının orada olduğunu tespit edenler Rus makamlara başvuruda bulunmuşlar ama şaşırtmayacağı üzere herhangi bir adım atılmamış.
©Waynakh Online
YASAL UYARI
Sitede yer alan materyallerin tüm hakları Waynakh Online’a aittir. Bu materyaller (haberden/makaleden/tercüme eserden sadece alıntı yapılsa dahi) ancak kaynak gösterilerek ve aktif link verilerek kullanılabilir.
Bir yanıt bırakın!