Norveç Helsinki Komitesi’nden Çağrı

Norveç Helsinki Komitesi, Rusya’ya iadesi gündemde olan Ali İbragimov ve Anzor Chentiev isimli iki Çeçen sığınmacının durumuyla ilgili olarak Slovakya Adalet Bakanlığı’na bir dilekçe ile başvuruda bulundu.
Komitenin başvurusu:
NORVEÇ HELSİNKİ KOMİTESİ
DEN NORSKE HELSINGFORSKOMITE
Kime: Bayan Lucie Zhitnianska
Slovakya Cumhuriyeti Adalet Bakanı
tlacove@justice.sk
Kopyası:
Bay Dick Marty
Raportör
Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi (PACE)
Bayan Heidi Hautala
Avrupa Parlamentosu İnsan Hakları Alt Komitesi Başkanı
Bay Thomas Hammerberg
Avrupa Konseyi İnsan Hakları Komiseri
Bayan Svetlana Gannushkina
Sivil Destek Komitesi Lideri
İnsan Hakları Merkezi Memoria Yönetim Kurulu üyesi
27 Ekim 2010
İki sığınmacının Slovakya’dan Rusya’ya iadesi konusunda.
Norveç Helsinki Komitesi (NHK), Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı’nın (AGİT) kapsadığı coğrafi alanda insan haklarını geliştirmek ve korumak amacıyla çalışmaktadır. Genel insan hakları görevimizden ötürü, NHK, göç ve sığınma konuları ile belli başlı ülkeler ve bölgelerdeki gelişmeler konularına odaklanmıştır.
Rusya Federasyonu’nun vatandaşları Bay Anzor Chadidovich Chentiev ve Bay Ali Nurdinovich İbragimov’un iadeleri için Slovakya’ya yaptığı başvuru ve akabinde gelişen yerel ve Avrupa’daki hukuksal süreci ilgiyle takip ettik. Her ikisi için de Slovak mahkemeleri Rusya’nın talebinin kabul edilebilir olduğunu kanaat getirmiş ve bu kişilerin iade edilebileceklerine hükmetmiştir. Bu karar Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nce de onaylanmıştır.
Son mahkeme kararında, Rusya’nın bu iki kişinin Rusya’ya teslim edilmesi halinde adil biçimde yargılanacakları ve ölüm cezasına çarptırılmayacakları şeklinde diplomatik garantiler verdiğine değinilerek, sığınmacıların şikayetlerini reddetmiştir. Mahkeme ayrıca Rusya’da ölüm cezalarının ertelendiğini ve olası hak ihlalleri halinde ikilinin Avrupa Konvansiyonu kapsamındaki haklarına uygun olarak yeniden mahkemeye başvuruda bulunabileceğine değinilmiştir.
Mahkemenin kararına rağmen, Slovakya’nın halen dosyaları yeniden inceleme imkanı bulunmaktadır ve biz, Slovakya adalet yetkililerini bu iki kişinin Rusya’ya sınırdışı etmemeleri konusunda çağrıda bulunuyoruz. Zira mahkemenin son kararı, AİHM’de “Çeçen davaları” olarak anılan Rusya’nın Çeçenya’da konvansiyonun 2.,3.,6. ve 11. maddelerini -ki bunlar yaşam hakkı, işkence ve kötü muameleye maruz kalmama hakkı ile adil yargılanma hakkıdır- ciddi, yaygın ve sistematik olarak ihlal ettiği şeklindeki yerleşik içtihatlarına aykırıdır.
Dahası Rusya Federasyonu Başsavcılığı tarafından verilen iddianame sadece tek bir şahsın tanıklığına dayanmakta, üstelik bu şahısta daha sonra beyanlarını işkence altında verdiğini açıklamış durumdadır; bu durumda mahkemenin mevcut kararı mahkemenin Avrupa Konseyi üyesi ülkelerde işkencenin ve kötü muamelelerin önlenmesine ilişkin çabalarıyla zıtlık göstermektedir. Bu bağlamda, Slovakya makamlarına, 2004 yılında Rusya’nın Amerika Birleşik Devletleri’ne verdiği diplomatik güvencelere müteakip Guantanamo’da tutulan yedi Rus vatandaşının iade edilmesi olayını gözden geçirmelerini öneriyoruz. Zira Mart 2007 tarihli Human Rights Watch raporunda iade edilen bu yedi şahsın hepsinin Rus hapishanelerinde işkence gördüğü ve kötü muameleye maruz kaldığı belgelendirilmiştir.
Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi’nin 2010 yılındaki 1738 sayılı sonuç bildirgesinde “en ciddi ve hassas konu insan haklarının ve hukukun üstünlüğünün korunamamasıdır” ifadelerine yer verilerek Kuzey Kafkasya’daki durumun vahameti tasvir edilmiştir. Bu bölgede insanların ortadan kaybolması ve yargısız infazlar halen ciddi bir problemdir.
Ayrıca, Norveç’te sığınma başvurusunda bulunan bir Çeçen’in iadesi için Rusya tarafından yapılan talebin Oslo Temyiz Mahkemesi’nce 26 Ağustos 2009 tarihinde reddedildiğini belirtmek istiyoruz. Rusya tarafından Kafkasya’daki çatışmayla bağlantılı olarak yaptığı benzeri iade taleplerinin İsveç ve diğer bazı Avrupa devletlerince reddedilmiştir. Verilerimize göre Avrupa devletleri tarafından Rusya’nın iade talebine verilen tek olumlu yanıt Gasayev olayıdır. İnsan hakları savunucularının ciddi tepkileri altında İspanya iadeyi gerçekleştirmiş olmasına rağmen, bu olayın Slovakya mahkemesinde ele alınan iki Çeçen’in durumundan farklı özellikleri vardı.
Dikkat çekilmesi gereken benzeri iade talepleri olmasına rağmen, Rusya Federasyonu, AİHM’deki “Çeçen davaları” kararlarında belirtilen hususlara tam olarak uyana kadar genel olarak biz Kuzey Kafkasya’daki çatışmalarla bağlantılı bireylerin iade edilmelerine ilişkin taleplerine şiddetle karşı çıkacağız. Hatırlatmalıyız ki, Avrupa’daki kolluk güçleri ile Rusya Federasyonu kolluk güçleri arasında başarılı bir işbirliği yapılabilmesinin ön şartı Ağustos 2009’da Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi’nce sunulan “Avrupa Konseyi üye ülkeler ceza adalet sisteminde siyasi amaçlı hak ihlalleri iddiaları” başlık raporda belirtildiği üzere Rusya Federasyonu’nun “hukuksal yokluk”la mücadelesi için ciddi yargısal reformlar yapmasıdır.
Saygılarımla,
Bjorn Engesland
Genel Sekreter
Bir yanıt bırakın!