Çeçenya’daki Sözde Anti-Terörizm Operasyonları Resmen Sona Ermiş!
İşgalci Rusya Federasyonu’nun Ulusal Anti-Terörizm Komitesi tarafından yapılan açıklamaya göre, 1999 yılından bu yana Çeçenya’da sürdürülen sözde anti-terörizm operasyonlarına bu gece saatler 24.00’ü gösterdiğinde son verilecekse de Çeçenya’da işgalciler sivilleri kaçırmaya devam ediyor.
İşgal altındaki Çeçenya’da Rus patronlarının emirlerini uygulayan kukla Ramzan Kadirov, kendisi için tehdit oluşturabilecek diğer işbirlikçi grupları ortadan kaldırdıktan sonra Çeçenya’daki sözde anti-terörizm operasyonlarına son verilmesini talep etmiş ve Rusya Devlet Başkanı Dmitri Medvedev’de bu konuyu gündeme almıştı. Bugün Rusya Federasyonu Ulusal Anti-Terörizm Komitesi Başkanı ve FSB Direktörü Alexander Bortnikovm tarafından yapılan açıklamayla 1999 yılından bu yana Çeçenya’da sürdürülen olağanüstü halin 16 Nisan 2009 tarihinden itibaren kaldırılacağını ve anti-terörizm operasyonlarına resmen son verildiğini duyuruldu. Bu açıklamaya rağmen Çeçenya’da konuşlu bulunan 50 bin işgalci Rus askerinin ne olacağı ve yabancı gazetecilerin Çeçenya’ya özel izin almadan girip giremeyeceği konularında bir bilgi verilmedi. Hatırlanacağı üzere bu askerlerden 20 bin kadarının geri çekilebileceği ve kontrolün FSB ile sağlanabileceği gibi çeşitli görüşler vardı.
Medvedev’in operasyonlara kağıt üzerinde son vermenin silahlı mücadeleye de son vermek anlamına gelmeyeceği yönündeki beyanı, anti-terörizm operasyonlarına son veren kararın batıya şirin görünme çabalarından ve savaşın sona erdiği propogandasını güçlendirmeye çalışmaktan başka bir şey olmadığını doğruluyor. Hatta bugün, Çeçenya’ nın Achkoy-Martan Bölgesi’nde 54 yaşındaki bir sivilin, Vedeno Bölgesi’nde bulunan Dishni-Vedeno Köyü’nde 32 yaşındaki bir erkeğin ve başkent Grozny’de 19 yaşında bir gencin Çeçen mücahitlere yardım ettiği iddiasıyla tutuklanarak bilinmeyen bir yere götürülmesi Çeçenya’da değişen tek şeyin kağıt üzerinde olduğunu gösteriyor.
Tweet
Şimdi ÇİC savunan batı yanlısı geleneksel islami cizgidekiler mi yok sa Kafkasya Emirliği’nin mi gerçek anlamda Çeçenya başta olmak üzere Kafkasya coğrafyasında belirgin olacağını daha iyi anlayacağız. Kadirov’dan bahsetmeye bile gerek yok çünkü muhtemelen kendisine kaçacak bir delik arayacak..Yalnız şundan emin olabilirsiniz Kafkas Mücahitleri Emiri Dokka’nın yönetiminde Mücahitler mürtetlere ve kafirlere büyük operasyonlar yapmak icin hazirda bekliyorlar insaAllah…
Ülkü Ocaklarından yazan arkadaş İslam evrenseldir. İslamda ırkçılık, milliyetçilik, kavmiyetçilik YOKtur. Allah’ın bir olduğuna ve Hz.Muhammed (SAS) O’nun kulu ve elcisini kabul eden herkes “Musluman”dır. ve bütün Muslumanlar kardeştir. İslamda başbuğ, bayrak, marş, anayasa ve gunumuz beşeri kanun ve yönetim şekillerindem apayrı tamamen kendine has bir dindir (bireysel ilişkilerden, toplumsal ilişkilere, birey-birey ilişkilerinden, birey toplum ilişkilerine ve nihayet kalabalık toplumların oluşturdukları devletlerle, diğer devletler arasında ki ilişkileri düzenleyen bireysel, toplumsal, siyasi, ekonomik, idari, hukuki kendi kanunları vardır.) Bu kanunlar ve uygulanışı özünü Kur’an ve Hz.Muhammed (SAS) sünnetinden alır. Milliyetçilik ve Müslümanlık doğuyla-batı arası gibi birbirine zıttır. İslam Allah’ın görünen-görünmeyen alemlerde, göklerde, yerde ve ikisi arasındakilerde tek kanun koyucu ve tek ve mutlak yargılayıcı olmasını gerektirir. Egemenliği hiç bir delile dayanmaksızın halka vermez..Egemenlik daima ezelde ve ebedde Bir olan Allah’a aittir. İnsanoğlu Allah’ın Kitabına ve Peygamberin sunnetine sarılarak ancak Halef olabilir. Diğer türlü kendisini kandırır. O’nun inandığı alemlerin Rabbi olan Allah değil. Kendi kafasında veya atalarının inandığı ve kendi kabulu olan sahte tanrısıdır..tanrılarıdır…Allah ise birdir Allahlar (haşa) yoktur ama tanrılar vardır. Eğer bugüne kadar tanrı inancı üzerine bir islami değerlendiriş içinde bulunanlar yanlış yoldadırlar. En doğrusunu alemlerin Rabbi olan Allah bilir.
Bir yanıt bırakın!