Sınırdışı Edilen Sığınmacı Dövüldü ve Kardeşi Kaçırıldı
İnguşetya’dan gelen bir sığınmacının Finlandiya’dan Rusya’ya sınırdışı edilmesi, gencin İnguşetya’daki kolluk kuvvetlerince dövülmesi ve kardeşinin kaçırılması ile sonlandı.
Kimliği belirsiz silahlı askerler zırhlı araçlar, askeri kamyonlar ve minibüslerle 29 Ekim 2009 tarihinde İnguşetya’nın Sunzhenskaya Köyü’ne geldi. Rus FSB (Federal Güvenlik Servisi)’nin gangsterleri olduğu iddia edilen kişiler Pavlov Caddesi 55 numaradaki Makhloevlerin evine girdi.
Eve giren FSB ajanları aileyi zorla kaldırdı. FSB ajanları 30 Eylül 1982 doğumlu Makhsud Khamatkhanovich Makhloev ve 27 Ağustos 1985 doğumlu Ibragim Khamatkhanovich Makhloev kardeşleri yere fırlattı. Makhloevlerin kolları ve bacakları koli bantlarıyla bağlandı. T-shirtleri başlarının üzerine çekildi ve bantla yapıştırıldı. Güvenlik ajanları Makhloev kardeşleri tekmelemeye ve makinalı silahlarının dipçikleri ile vurmaya başladı.
Daha sonra ajanlar Makhsud Makhloev’i arabalarının içine sürükleyerek götürdü ve oradan uzaklaştılar. Ağır yaralanan Ibragim Makhloev’de hemen hastaneye kaldırıldı. Ibragim ile bugün telefonda konuştum. Doktorlar Ibragim’in yaralarıyla ilgileniyormuş. Ibragim’in bana söylediğine göre babası çeşitli devlet ve kolluk kuvvetlerinin yetkilileri ile iletişim kurmaya çalışmış ancak hiçbiri Makhsud Makhloev hakkında bilgi vermemiş. Şu an itibariyle Makhsud’un nerede olduğu halen bilinmiyor.
Birkaç ay önce bir İnguş mülteci Finlandiya’daki Ibragim Makhloev’e yardım etmemi benden rica etmişti. Bağlantım, ailesinin sürekli taciz edilmesi nedeniyle Ibragim’in Avrupa’da sığınma yeri aramaya karar verdiğini aktardı. Belçika’da akrabaları olan Ibragim, oraya giderek sığınma başvurusunda bulunmak istiyordu. Ibragim’in geçerli Polonya vizesi vardı ve Belçika’ya Finlandiya üzerinden geçecekti.
17 Eylül 2009 tarihinde Ibragim, Moskova’dan Helsinki’ye giden trene bindi. 18 Eylül 2009 sabahında Rusya-Finlandiya sınırını geçti. Finlandiya sınır muhafızları hiçbir açıklama yapmadan Ibragim’i trenden indirdiler. Ibragim, Finlandiya’da bir günden daha az bir vakit geçireceğini ve ardından hemen Kopenhag’a devam edeceğini söyledi. Elinde Kopenhag’dan Amsterdam’a gidecek bir uçağın bileti vardı ve 19 Eylül 2009 tarihinde saat 9.30’da orada olacaktı. Daha sonra oradan da Belçika’ya devam edecekti.
Ibragim Belçika’daki akrabalarını arayarak sınırın Finlandiya tarafına geçtiğini ancak, Finlandiya sınır muhafızlarının kendisini trenden indirdiğini söyleyerek onları uyardı. Bu bilgiyi Belçika’da ikamet eden tanıdık bir aileden aldık. Finlandiyalı meslektaşlarımın Ibragim’in nerede tutulduğunu bulmaya ve ona bir avukat tayin etmeye yönelik girişimleri başarısız oldu. Birkaç gün sonra da bağlantımdan aldığım mesajda Ibragim’in 21 Eylül 2009 tarihinde Rusya’ya sınırdışı edildiğini öğrendim.
Bugün Ibragim ile telefonda yaptığım görüşmede bana, trenden indirildikten sonra akrabalarına haber verilmesi ve kendisine bir avukat tayin edilmesi yönündeki taleplerinin reddedildiğini söyledi. Sınırdışı edilmeden önce de eline Finlandiya dilinde yazılmış resmi bir belge verildiğini ancak tercüme hizmetinin ise sağlanmadığını belirtti. Ibragim, İnguşetya’ya dönüşünde bugün sabah ki olaylara kadar herhangi büyük bir problemle karşılaşmadığını söyledi.
Bunun üzerine, bölgede çalışan insan hakları savunucularıyla kurduğum iletişimde, Makhloev ailesinin Sunzhenskaya Köyü’nde en çok taciz edilen ailelerden birisi olduğunu ifade ettiler. Ellerindeki verilere göre Ibragim Makhloev’in kuzenlerinden bazıları ve kardeş torunları keyfi gözaltına ve işkenceye maruz kaldı.
Ayrıca Kavkaz-Uzel’de yayınlanan bir haberde 21 yaşındaki Shamil Makhloev’in 22 Ağustos 2009 tarihinde güpegündüz yargısız infaza kurban gittiği belirtilmişti.
14 Ağustos 2009 tarihinde bir ölüm mangası Makhsud Makhloev’i ortadan kaldırmaya yönelik girişimde bulundu. Yoldan geçenlerin araya girmesiyle grup geri çekilmek zorunda kaldı. Ancak buna rağmen Makhsud saldırıda yara aldı. Arkadaşları ve akrabalarının koruması altında hastaneye götürüldü. Bir mermi Makhsud’un omzunu sıyırmıştı. Hastaneye gelen FSB ajanları “yaraların nedenini araştırmak” bahanesiyle Makhsud’u tutuklamak istedi. Makhsud’u alamayan FSB ajanları hastaneden ayrılmak zorunda kaldı.
Ibragim’in arkadaşı onun bir avukat olmaya çalıştığını söyledi. Daha sonra, inşaat işini de kapsayacak şekilde kurumsal bir yapı kurmaya çalıştı. Ibragim’e yönelik hiçbir suçlama yoktu ve ismi arananlar listesinde değildi. Ailesinin maruz kaldığı saldırılar nedeniyle İnguşetya ve Rusya’dan kaçmak istedi. Fin yetkililerin sınırdışı işlemiyle Ibragim’in kendisine güvenli bir yer bulma çabası başarısızlıkla sonuçlandı.
29.10.2009
Oksana Chelysheva
Bir yanıt bırakın!