“Le Monde” adlı Fransız gazetesinde “Hücrene Geri Dön!” başlığı ile Fransa’ya Polonya üzerinden gelen ve Dublin sözleşmesi gereği daha sonra Polonya’ya iade edilen Çeçen sığınmacılar hakkında bir makale yayınladı.

“Le Monde” gazetesi muhabiri Catherine Simon imzasıyla yayınlanan makale, 25 yaşındaki Ruslan ve Karina adlı bir Çeçen çiftin hikayesini anlatıyor. Makaleye göre, genç çift birkaç yıl önce Fransa’ya geldi. 2008 yılında, Avrupa genelindeki görünmez “zombiler” ordusuna katıldılar. Ama ne olduysa, varlıklarını kayıt ettirmek üzere Fransa’nın Tours kenti kaymakamlığına gitmelerinin ardından meydana geldi. Evraklarını almak için birkaç gün sonra kaymakamlık binasına gittiklerinde, sivil giyimli polislerin kendilerini beklediğini gördüler. Çift geceyi polis karakolunda geçirdi ve ertesi gün sabahın erken saatlerinde elleri kelepçeli biçimde Charles de Gaulle havaalanına gönderildiler. Tours şehir polisinin çifte tek söylediği Dublin nedeniyle bunu yapmak zorunda olduklarıydı. Genç Çeçen çift bunun ne anlama geldiğini anlamamıştı, ta ki Polonya’ya sınırdışı ediline kadar.

Dublin II, Avrupa Birliği (AB) sınırları dahilinde sığınma sürecini düzenleyen bir tüzük. Bu tüzüğe göre, üçüncü ülke vatandaşlarının sığınma talepleri AB sınırlarını geçerek giriş yaptıkları ilk üye ülke tarafından ele alınmak zorunda.

Göçmenlere ve sığınmacılara yardım eden Fransız sivil toplum örgütü “La Cimade”, 2008 yılında özellikle Yunanistan ve Polonya üzerinden Fransa’ya gelen talihsiz sığınmacılar hakkında bilgi verdiği “Dublin-II’nin Bireyleri” adlı bir rapor yayınladı. Bugün, Polonya’da binlerce Dublinci olduğu tahmin ediliyor.

Varşova Uluslararası İlişkiler Merkezi’nden Kristina Iglitska ve Münih’teki Ludwig-Maximilians Üniversitesi’nden Magdelana Ziolek-Skszipcak’ın Polonya’daki sığınmacılar hakkında yaptıkları bir araştırmaya göre, 1992 ile 2009 yılları arasında PolonyA’da siyasi mültecilik statüsü elde edenlerin sayısı 3.113. Bu da tüm başvuruların ancak %3,5’ine denk geliyor.

“Le Monde” muhabiri Catherine Simon, makalesinde Varşova’nın da tıpkı diğer Avrupa başkentleri Paris, Viyana, Bonn gibi Vladimir Putin’in rejimini karşısına almak istemediğine dikkat çekiyor. Yazdığına göre, eskiden özellikle Çeçenya’dan sığınmacılar Fransa tarafından olumlu bir şekilde karşılanıyordu, ancak 2007 yılında Fransız hükümeti aniden görüşünü değiştirdi.